Düşündüm de insan ömrü dediğin sayfalık hikaye, onu da olur olmaz
şeylerle karalamak yanlış. Her şeye gülüp geçmek lazım. Onun için sende gül ama
yalancıktan değil… Geçmişi, eskiden olanları, kalbinin sızısını, sevdiğin
insanı falan her şeyi boş vererek gülmelisin. Gül hadi, güzel yüzüne gülmek
yaraşır hemen şimdi. Bak, bak ben nasıl gülüyorum dünya umurumda değil..
Hâla imkanın varken gel şiraze.Bütün gitmelerin anlamsız seslenişleri arasından sıyrılıp ,ey'lemelerimin sana dönük yüzüne bak bir kere... Şiraze;dünya hala dönüyor... Dünya bile dönüyor!
Uzaktan seni seyretsem.
Sana yakın olmak için can atsam.
Beni engelleseler,
'Sen kim yakınlık kim? ' deseler.
Ben ağlamaktan konuşamasam.
Gözlerini çevirsen bana.
'Benim cennetim bana bakan
gözlerindir.'
Ve tebessüm etsen.
Ama bunu kimse görmese,
Seni ebede kadar saklasam."
Bu dünyada göremediğimiz Gözlere
ebedi dünyada bakabilmek duası ile...
Hani dua ediyordun, "hayırlısı olsun Rabbim" diye..
"Hayırlısı değilse olmasın" diye geceleri kalkıp yalvarıyordun O'na..
Bak, olmadı işte.. Niye teslim olmuyorsun? Yaratıcın duanı kabul etti işte..